Masallarda kral kızının talibi prens ve şövalyeler için yarışma düzenler kazanana kızını verir. Günümüzde kızı olanlar da anne babasının biricik prensesi değil mi? Şöyle bir duyuru yapılsa “23.04.2018 günü kızım Fatma Gülfidan ‘ın taliplileri için mülakat yapılacaktır. İlgili damat adaylarına duyurulur.” 🙂 Ayy ne heyecanlı! Şu anki kız isteme merasimlerinde beyana inanılıyor. Hiç özel zevklerden bahsedilmiyor.  İşi, evi var mı? Sorular bu tarz.. Gençler birbirini görmüş, beğenmiş!  Eskiden içki, kumarına da bakılırdı artık o da kalmadı. Gerçi yok dense de beş yıl sonra başlamayacağı ne malum? Ya da evini kaybetmeyeceği iflas etmeyeceği. Kız isteme mülakatımızda her anne, baba ve kızı kendi kriterlerini belirler ona göre mülakat aşamaları başlar. Hayat arkadaşı deniyor ama özel zevkleri aynı olmadıktan sonra.. Biri kitap okumayı sever biri maç izler.. Biri dans etmeyi sever, biri nefret eder.. Biri evde kahve içip sohbet ederek dinlenir biri barda içki yudumlayarak. Evet evet en güzeli mülakat.. Bir kayınvalide adayı ve iki kız annesi olarak böyle bir mülakat yapma imkanı olsa nasıl bir parkur hazırlardım diye düşündüm 🙂

Duyurumuza otuz aday gelmiş olsun. (Evet duyan gelmiş ne yapalım yani çoksa eleyeceğiz az sabır 🙂 ) Önce bir form dolduruyoruz daha önce katıldığı bir mülakat olmuş mu? Bilmemiz gereken bir sağlık sorunu var mı? (Birlikte de aşılır elemek için değil tanıma amaçlı sonuçta torunlarımıza genetik olarak nasıl bir miras bırakılacak bilmeliyiz.) Form doldurma aşamasına annesi ve kız kardeşleriyle alıyoruz ve gözlemliyoruz. Annesine kardeşlerine nasıl davranıyorsa kızınıza da ileride öyle davranacaktır. Başvuru işlemleri tamamlandıktan sonra geçiyoruz parkurlara 🙂

İlk odamızda piyano, keman, gitar gibi müzik aletleri var eline bir parçanın notalarını veriyoruz istediği aletle çalabilir. Bakalım müzikle ruhumuzu doyurabilecek mi? İleride iş dönüşü birlikte piyano çalsalar hoş olmaz mı?

Şekil 1 A 😉

Bu aşamayı geçen adayları 2. bölüme alıyoruz. Havuzdan yüzerek geçip yüksek atlama zıplama barfix çekme gibi sportif aktiviteler sergileceği bölümde ter döküyor. “Eve işten yorgun argın geldim çocuklar sizinle oynayamam şu an” demesini istemeyiz değil mi? Bedensel olarak kuvvetli olursa böyle bir sorunumuz olmaz.

Sıradaki odamızda İngilizce, Fransızca, İspanyolca, Almanca dillerinde aynı metin var. İçinde o odada yapması istenen şeyleri söylüyor. Bir yabancı dil yeterli anahtarı bulması için. Tamamlayan anahtarın yerini bulup diğer odaya geçiyor.

Sıradaki odamız bulaşık yıkama, yerleri süpürme, cam silme ve birkaç malzemeyle basit istediği bir yemek pişirmekten oluşuyor. Ben o işlerden hiç anlamam deyip kızımız hasta olsa bile kanepede yayılıp yatan bir koca istemeyiz değil mi? 🙂

Bir sonraki bölüm beş adet çiviyi hizalı olarak duvara çakabilme becerisi.

Bunu da geçtiyse birkaç adet çocuğun bulunduğu bir odaya koyuyoruz iletişimini gözlemliyoruz.

Diğer odamızda en sevdiği yazar , en sevdiği kitap hakkında birkaç satır yazmasını istiyoruz.

Bu aşamada mola verip açık havaya çıkarıyoruz. Sigara ve çeşitli içeceklerin bulunduğu stant yer alıyor. Tercihine göre teşekkür edip uğurluyoruz ya da diğer aşamamıza alıyoruz.

Bildiği duaları okutup son odada kızımızla karşı karşıya getiriyoruz 🙂 Kendisini eleştirmesini istiyoruz. Elektrik alma verme durumları burada oluyor 🙂 Geriye aday kaldıysa birbirini tanıma aşamasına geçiliyor ve adayımız artık müstakbel damat 🙂

Daha sonra gökten yine üç elma düşüyor. Birini gelin, birini damat, birini kaynana yiyor 😉